Avrupa Birliği ülkelerinde 2018 yılı yenilenebilir enerji toplam kurulu güç 466.403 MW’dır. Biyoenerji kaynaklı kurulu güç 38.091 MW ile toplam yenilenebilir enerji kapasitesinin %8,2’sini oluşturmaktadır. Almanya 2019 verilerine göre AB-28’de en yüksek biyoenerji kapasitesine sahip ülkelerdendir.
İsveç
Stokholm’de ısı ve gücün birlikte üretilmesiyle (kojenerasyon yöntemiyle) bölgesel ısıtma hakim ısıtma sistemidir. Enerjinin sadece %20’den daha az bir kısmı fosil kaynaklıdır, kalanı biyokütle, atık ve ısı pompalarıyla sağlanmaktadır. Ayrıca ulaşımda %20 oranıyla yenilenebilir enerji kullanan öncü şehirlerdendir. Göteborg’da ise gazlaştırma tesisinde orman kalıntılarından metan üretme konusunda eşsiz bir proje yürütüyor.
Almanya
Ulm’da bölgesel ısıtma sistemi %75 oranıyla biyokütle ve organik atık gibi yenilenebilir hammadde kaynaklıdır.
Danimarka
Kopenhag’da kurulu Avedore güç istasyonu CO2 emisyonlarını yılda yaklaşık 500 bin ton azaltma beklentisiyle santralin bir kısmı kömür ve doğalgazdan odun peleti ve samanla çalışan bir birime dönüştürdü.
Macaristan
Pecs şehrinde ısı ve elektrik %100 biyokütle kullanılarak üretiliyor.
Fransa
2016 yılında Paris, kapsamlı bölgesel ısıtma ağında kömür kullanımını yarı yarıya azalttı. Isıtma ağının %50’sini yenilenebilir ve geri kazanılmış enerji sağlamaktadır; %1 jeotermal, %2 biyoyakıt, %10 biyokütle ve %41 atığın ısıl işlemden geçirilmesiyle üretilen ısı.